Evde boğma rakı üretmek hapis cezasını gerektirir

Favorilerine ekle
Favorilerinden çıkar

"... distile alkollü içkilerin miktarına bakılmaksızın izinsiz üretilmesinin mümkün bulunmadığı ve rakı üretiminde fermantasyon (mayalama) işleminden sonra ayrıca damıtma (distile) işlemi yapıldığından, dava konusu rakının fermente alkollü içki olarak nitelendirilemeyeceği gözetilip, suça konu eşyanın miktarı itibariyle ticari mahiyette olduğu ve ticari amaçla ikametinde bandrolsüz içki bulundurması eyleminin suç tarihi itibariyle 4733 sayılı Yasa'nın 8/4. maddesi kapsamındaki suçu oluşturduğu sabit olmakla, sanığın mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi ..."

Yargıtay 7. CD.,
E. 2014/17429 K. 2015/16094
T. 11.5.2015

“Asliye Ceza Mahkemesi”

SUÇ : 4733 sayılı Yasa’ya aykırılık

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;

Olay tarihinde sanığın ikametinde kaçak içki üreterek satışa arz ettiği yönündeki ihbar üzerine söz konusu yerde usulüne uygun yapılan aramada, 127,85 kg boğma rakı olarak tabir edilen alkollü içki ele geçirildiği ve sanık hakkında 4733 sayılı Yasa’nın 8/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı cihetle, 15.04.2008 tarihli ve 26848 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 15.05.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5752 sayılı Yasa’nın 3. maddesi ile değişik 4733 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesinde yer alan “Ticari amaç olmaksızın, kendi ürettiği ürünleri kullanarak elli kilogramı aşmayan sarmalık kıyılmış tütün elde eden veya üçyüzelli litreyi aşmayan fermente alkollü içki imal edenler haricinde, Kurumdan tesis kurma ve faaliyet izni almadan; tütün işleyenler veya tütün mamulleri, etil alkol, metanol ya da alkollü içki üretmek üzere fabrika, tesis veya imalathane kuran ve işletenler bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin günden onbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır” biçimindeki düzenlemeye göre, anılan maddede yer alan “Üçyüzelli litreyi aşmayan fermente alkollü içki imal edenler haricinde” ifadesi uyarınca distile alkollü içkilerin miktarına bakılmaksızın izinsiz üretilmesinin mümkün bulunmadığı ve rakı üretiminde fermantasyon (mayalama) işleminden sonra ayrıca damıtma (distile) işlemi yapıldığından, dava konusu rakının fermente alkollü içki olarak nitelendirilemeyeceği gözetilip, suça konu eşyanın miktarı itibariyle ticari mahiyette olduğu ve ticari amaçla ikametinde bandrolsüz içki bulundurması eyleminin suç tarihi itibariyle 4733 sayılı Yasa’nın 8/4. maddesi kapsamındaki suçu oluşturduğu sabit olmakla, sanığın mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,

Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Yasa’nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.05.2015 günü oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

Sanığın evinde uyuşturucu bulunduğu iddiasıyla yapılan aramada 127.850 kg boğma tabir edilen rakı ele geçmiş, sanık savunmalarında rakıyı içmek için ürettiğini ticari kastının bulunmadığını savunmuştur.

Sanığın evinde ele geçen rakının bir kişinin bir yıl boyunca içebileceği miktarda olduğu, ticari kasıtla bulundurduğu hususunda herhangi bir delil bulunmadığından, eylemin 4733 sayılı Yasa’nın 8/4 ve herhangi bir fabrika tesiste kurulu olmadığına göre aynı yasanın 8/1.maddesi unsurları da bulunmadığından, sonucu itibariyle doğru olan beraat kararının onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum.

Sanığın evinde uyuşturucu bulunduğu iddiasıyla yapılan aramada 127.850 kg boğma tabir edilen rakı ele geçmiş, sanık savunmalarında rakıyı içmek için ürettiğini ticari kastının bulunmadığını savunmuştur.

Sanığın evinde ele geçen rakının bir kişinin bir yıl boyunca içebileceği miktarda olduğu, ticari kasıtla bulundurduğu hususunda herhangi bir delil bulunmadığından, eylemin 4733 sayılı Yasa’nın 8/4 ve herhangi bir fabrika tesiste kurulu olmadığına göre aynı yasanın 8/1.maddesi unsurları da bulunmadığından, sonucu itibariyle doğru olan beraat kararının onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz