Nafaka türleri, Nafaka Zamanaşımı ve Ödenmeme Durumunda Ceza Davası

Favorilerine ekle
Favorilerinden çıkar

Nafaka Türleri

Hukukumuzda tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, iştirak nafakası ve yardım nafakası olmak üzere 4 çeşit nafaka türü bulunmaktadır.

  1. Tedbir nafakası; boşanma davası sürerken eşlerden birisinin maddi anlamda zora düşme durumu var ise, hakimden tedbiren bağlanması istenebilecek olan nafaka türüdür. Boşanma davası boyunca maddi olarak mağduriyet yaşayacak olan eşin tedbir nafakası talebi hakim tarafından değerlendirilir ve kendisine nafaka bağlanır. Tedbir nafakası yalnızca boşanma davası sürerken alınabilir. Boşanmanın kesinleşmesinden sonra tedbir nafakası ödenmez. (TMK m. 169/ “… Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, eşlerin mallarının yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re’sen alır)
  2. Yoksulluk nafakası; boşanma sonrası alınabilecek nafaka türlerinden birisidir. Yoksulluk nafakası ödenmesindeki amaç, evlilik içerisinde maddi bir gelire sahip olan eşin, boşanma sonrası bu maddiyattan mahrum kalması ve yoksulluğa düşmesinin önlenmesidir. Boşanmayı getiren olaylarda eşinden daha az kusura sahip olunması ya da kusursuz olunması durumunda yoksulluk nafakası alınabilir. Eşinden daha fazla kusura sahip kişiler yoksulluk nafakası alamazlar. (TMK m. 175/ “… Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz)
  3. İştirak nafakası; ise çocuğun bakımının yapılabilmesi ve çocuğun bakımı için gerekli olan mali desteğin sağlanması adına ödenen nafaka türüdür. İştirak nafakası almak için tek şart çocuğun velayetini almış olmaktır. Çocuğun masrafları için ödenen iştirak nafakası, çocuğun 18 yaşını doldurmasına kadar ödenmektedir. (TMK m. 182/ “… Velâyetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlâk bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır)
  4. Yardım nafakası; ise yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek altsoyu, üstsoyu ve kardeşleri bulunan herkesin bu kişilere olan yükümlülüğünü ifade eder. (TMK m. 364/ “… Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür)

Nafaka alacağında zamanaşımı süresi

Nafaka alacağında zamanaşımı süresinin hesaplanmasında diğer alacaklarda olduğu gibi mahkeme kararı esas alınarak birikmiş borçların da 10 yıllık zamanaşımı dolayısıyla zamanaşımına uğradığı düşünülmektedir. Gerçekten de Borçlar kanununda belirtildiği üzere;

Madde: 156 – Borç bir senetle ikrar edilmiş veya bir mahkeme ya da hakem kararına bağlanmış ise, yeni süre her zaman on yıldır
şeklindedir. Ancak nafaka alacağında bu durum farklılık arzetmektedir.

Nafaka alacağı sürenin geçmesiyle borçlu zimmetinde tahakkuk edeceğinden takip gününden geriye doğru 10 yıldan önce işlemiş olan nafaka alacağının zamanaşımına uğramış olacağı kabul edilir. Örnek vermek gerekirse; 2018 yılında icraya konulmuş bir nafaka alacağına dair icra takibinde 2008 yılından önceki nafakalar zamanaşımına uğramış kabul edilir.

İlginizi Çekebilir  Taraflar arasında asıl işveren alt işveren ilişkisi bulunması ve muvazaa.

Nafaka ödenmezse nasıl tahsil edilir ?

Mahkemenin belirli bir nafakaya hükmetmesi, nafaka alacaklısının bu nafakayı tahsil etmesi için yeterli olmayabilir. Bu durumda mahkeme tarafından hükmedilen nafakanın tahsili icra kanalıyla yapılabilir. Nafaka alacaklısı mahkemenin hükmettiği nafakayı alabilmek için icra yoluyla tahsil kabiliyeti kazanır.

Nafaka borçlusu, yani aleyhine nafaka ödenmesine hükmedilen kişi, ödemesi gereken nafaka tutarına ilişkin bir icra tabiki bulunmakta ise bu borcu icra müdürlüğünün hesabına, eğer icra takibi bulunmuyor ise alacaklının hesabına gönderebilir.

Nafaka alacağının ödenmemesi durumunda ceza davası

Nafakaya ilişkin kararların gereğini yerine getirmeyen borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra kararın gereği yerine getirilirse, borçlu tahliye edilir. Borçlunun, nafakanın kaldırılması veya azaltılması talebiyle dava açmış olması halinde, ileri sürdüğü sebepler göz önünde bulundurularak, tazyik hapsinin uygulanması bu davanın sonuna bırakılabilir.

Yasal düzenlemede de görüleceği üzere aylık nafakanın ödenememesi halince ceza verilebilmesi şikâyete tabi olup, borçlu sanık hakkında İcra İflas Kanunu’nun 344. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapis cezası verilebilir.

Tazyik hapis cezası, 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanun’un 223. maddesinde belirtilen türde mahkûmiyet hükmü niteliğinde değildir. Bu ceza türü Ceza Muhakemesi Kanun’un 2. maddesinde belirtilen “disiplin hapis cezası” kavramı içinde olup, seçenek yaptırımlara çevrilemeyen, ön ödeme uygulanamayan, tekerrüre esas olmayan, şartla salıverilme hükümleri uygulanamayan, ertelenemeyen ve adli sicil kayıtlarına geçirilmeyen bir hapis türüdür.

Mahkumiyet hükmünün şartları;

  • Mahkeme tarafından nafaka hakkında verilmiş bir karar olmalıdır
  • Nafakanın tahsiline ilişkin başlatılan icra takibi kesinleşmiş olmalıdır
  • Ödenmeyen aylık nafakaya ilişkin şikayet 3 ay içinde yapılmalıdır
  • Şikayet, ödeme emri tebliğ edildikten 1 ay sonra yapılmalıdır
  • Nafaka ödenmemesi nedeni ile mahkumiyet hükmü verilebilmesi için ödenmeyen nafakanın birikmiş nafaka değil aylık nafaka olması gerekmektedir. Şayet birikmiş nafaka için şikayet yoluna başvurulur ise bu durumda da mahkemece şikayetin reddine karar verilecek, bir mahkumiyet hükmü verilemeyecektir

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz