Yargıtay 9. HD.,
E. 2016/18207 K. 2020/6369
T. 24.6.2020
İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 16.10.2006-08.08.2014 tarihleri arası davalı işverenliğe ait işyerinde en son yatırım bankacılığı satış biriminde şube yatırım yönetmeni olarak çalışmakta iken iş akdini 4857 sayılı İş Kanunu 24/2 madde fıkrasında sayılan ve ihtarnamede ayrıntıları belirtilen haller gereği fesh ettiğini, kıdem tazminatı ödemesini gerektirir haklı fesih nedeni bulunmakla davalı işverenlikçe işçiye kıdem tazminatı ödenmediği ve ücretli izin alacağının ödenmediğini iddia ederek bir kısım işçilik alacaklarının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalılar Cevabının Özeti:
Davalılar vekili, dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacının haksız ve mesnetsiz iddialar ile iş akdi fesh ettiği, kıdem tazminatına hak kazanmasının mümkün olmadığını, davacının müvekkil işverenlik nezdinde sadece 30/05/2013-05/06/2013 tarihleri arasında yurt dışı işlem piyasasında çalıştığını, bu süre zarfından … platformunda … kullanıcı kodu ile gerçekleştirdiği tüm işlemlerin Stoks hisse senedi işlemleri olduğunu, yurt dışı işlemler piyasasında SPK Temel Düzey Lisansı ile yapıldığını, davacının da bu belgesinin mevcut olduğunu, davacının yetkisi bulunmadığı bir piyasada çalışmaya zorlanmadığını, kendisine herhangi bir baskı uygulanmadığını, ilgili yasa ve mevzuat gereği SPK faaliyetleri temel düzey lisansı bulunan davacının yurt dışı işlemleri piyasasında hisse sendi işleleri yapmasında hukuken sakınca bulunmadığını, SPK tebliğine göre görev alanlarına göre yapılan sınavlarda başarılı olanlara Sermaye piyasası faaliyetleri temel düzey lisansı, ileri düzey lisansı ve türev araçları lisansı verildiğini, davacının ayrıca yabancı dili olmadan yurt dışı işlemler piyasasında çalışmasının ilgili mevzuata aykırı olduğunun iddia edildiği, söz konusu piyasaya ait platform tamamen türkçe olduğu, işlem yapılması sırasında yabancı dil gerekmediğini, davacının haklı nedenle iş akdini fesh etmesi için bir neden olmadığını, aksi düşünülse bile haklı nedenle fesih için aranan 6 iş günü ve her halukarda 1 yıllık hak düşürücü süre içinde iş akdini fesh etmediğinin anlaşıldığı, davacı banka genel müdürlüğünde çalışmakta iken Levent şubesinde görevlendirildiği, davacının çalıştığı yatırım biriminin kapatılması sonucu Avcılar şubesinde çalışmasını sürdürdüğünü, davacının Halkalı’da ikamet etmek olduğu, Avcılar şubesinin evine çok yakın olduğu sadece genel müdürlük bünyesinde çalışanlara servis hizmeti sağlandığını, şube çalışanalrı için servis ve kendilerine yol ücreti de verilmediğini, davacının kötü niyetli olarak kıdem tazminatı talep ettiğini, bir yıla yakın şubede çalışmasını sürdürdüğünü, bu süre zarfında yol ücreti almadığı ya da servis bulunmadığına dair şikayeti olmadığını, davacının işveren nezdinde yıllık izin alacağı bulunmadığını, davacının hak ettiği izinlerini kullandığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece,toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının işyeri değişikliğine rağmen yeni görev yerine 8 ay süre ile devam ettiği ardından iş şartlarının aleyhe değiştirildiğini ileri sürdüğü, geçen süre nazara alınarak iş şartları işçi aleyhine değiştirilmiş ise de zımni kabul olduğu, bu nedenle aradan geçen sekiz aylık süre nazara alınarak iş şartlarında değişikliğinin haklı fesih nedeni yapılamayacağı gerekçesi ile kıdem tazminatı talebinin reddine yıllık izin ücreti isteğinin kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçi iş sözleşmesini çalışma koşullarında esaslı değişiklik ve yetkisi olmayan bir işte görevlendirilmiş olması nedeni ile haklı nedenlerle feshedildiğini ileri sürmüş ve kıdem tazminatı talebinde bulunmuştur.
Mahkemece, davacının yetkisi dahilinde görevlendirme yapıldığı ve çalışma koşullarında değişikliğin ardından 8 ay kadar fiilen yeni görev yerinde çalışmasını sürdürdüğü ve değişikliği zımnen kabul etmiş sayılacağı gerekçeleri ile davacı tarafından yapılan feshin haklı nedene dayanmadığı belirtilerek kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İş Kanunu’nun 22. maddesine göre işçinin çalışma koşullarında işçi aleyhine değişikliğin işveren tarafından yazılı olarak yapılması ve değişikliğin 6 iş günü içerisinde işçi tarafından yazılı olarak kabulü gerekir. Kanuni düzenlemeye göre işçi tarafından yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklik işçiyi bağlamaz.
Somut uyuşmazlıkta davacı işçi davalı bankanın genel müdürlük işyerinde çalışırken önce Levent şubesinde görevlendirilmiş 3 ay kadar sonra bu defa Avcılar şubesinde çalışmak üzere görev değişikliği yapılmıştır. Dosya kapsamı ve özellikle her iki taraf tanık anlatımlarına göre genel müdürlük işyerinde işyerine gidiş gelişlerde servis imkanı olduğu halde, şube işyerlerinde servis sağlanmamış ve yol parası da ödenmemiştir. Böyle olunca çalışma koşullarının davacı aleyhine değiştirildiği anlaşılmakla, işçinin değişiklik sonrasında 8 ay kadar çalışmaya devam etmesinin değişikliği zımni olarak kabul ettiği anlamına gelmediği kabul edilmeli ve işçinin iş sözleşmesini haklı olarak feshettiği sonucuna varılarak kıdem tazminatı hüküm altına alınmalıdır. Talebin yerinde olmayan gerekçe ile reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.06.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.